Merhaba sevgili okurlar,
Kimi Roşaşana,kimi nevruz,kimi de yılbaşı olarak
adlandırır her yeni yılın bitimi ve yeni bir yılın başlangıcı olan geceyi.Yılbaşı
ilk kez Hz.İsa’nın doğumundan 350 sene sonra, o zamanlar güneşe tapan Roma’da
ortaya çıktı.İmparatorluk Güneşperestlikle Hristiyanlığı birleştirerek Güneş
Tanrısının doğum günü olan 25 Aralık’ı Hz.İsa’nın doğum günü olarak kabul etti.
24 Aralık’a kadar güneş daha erken battığı için güneşe tapanlar Tanrıları
kendilerini erken terk ettiği için üzülüyordu.25 Aralıkta tekrar günler uzamaya
başladığı için , tanrıları kendileriyle kalmaya razı olduğu ve yeniden doğduğu
için, dans ederek,içerek,yaşadıkları yerleri ışıklandırarak,hindi keserek
kutlama yaparlardı.Bu nedenle 25 Aralık ve 1 Ocak arası geleneksel olarak
kutlanmaya başladı.
Öncelikle Avrupa ve Amerika kıtasında olmak üzere 25
Aralık’la başlayan ve yaklaşık bir hafta süreyle kutlanan Noel ve yılbaşı,
dünyanın birçok yerindeki Hristiyan topluluklarca kutlanmaktadır. 1 Ocak
tarihindeki yılbaşı kutlamalarının Türkiye’de de özellikle son dönemlerde
gittikçe arttığı da gözlenmektedir.Meydanlarda şarkılar söyleyerek ya da dans
ederek veya bazı eğlence mekanlarında sevdikleriyle birlikte girmekte birçok
kişi yeni yıla,yeni ümitler ve dileklerle.
Ancak yeni yıl gecesi tüm bu eğlenceye ortak olan bir şey
daha var ki; insanın hem zihnini bulandırır hem de sağlıklı düşünmesini
engeller.Muhtemelen bu yılda birçok kişinin gecesine eşlik edecek.
Dünya Sağlık Örgütü'nün, aralarında
Türkiye'nin de bulunduğu 30 ülkede yaptığı araştırmalara göre,cinayetlerin
%85’i,tecavüzlerin%50’si,şiddet olaylarının %50’si,ölümcül trafik kazalarının
%65’i,aile içi kavga ve geçimsizliklerin %70’i ve sonradan oluşan akıl
hastalıklarının %60’ının sebebidir alkol tüketimi.
Alkolün vücut sağlığını kötü etkilediği bilinen bir gerçektir. Alkol
en büyük tahribatı beyinde yaratır.Alkolün doğrudan etkisi mantıklı düşünme,
karar verme ve hareket etme yeteneklerini bozmasıdır. Ciddi kazalara ve
yaralanmalara yol açabilen alkolün bu etkileri ,alkol alımından hemen sonra
görülür.Ayrıca alkol beyin hücrelerini öldürdüğü için zamanla beyin küçülür.Erken yaşlanma ve bunamaya yol açar.Kişide uyku
bozuklukları,körlük,gastrit ve ülsere neden olur.Vitamin ve diğer besin
maddelerinin emilimini azalttığı için bağışıklık sistemini zayıflatır.Özellikle
pankreas,mide,gırtlak ve yemek borusu kanser riskini de artıran alkol,baş
ağrısı ve ağız kuruluğu yapar.
Kadınlarda adet düzensizliği, erkeklerde iktidarsızlık gibi sorunların
yanı sıra kalp ve damar hastalıklarını da tetikler.Yaralanmalarda kanın pıhtılaşmasını
önlediği için kan kaybına neden olur.Alkol alan kişi vücut ısısının arttığını
zanneder,oysaki alkol donmayı hızlandırdığı için kişi ısı kaybeder.
Elbette bir gece alkol tüketimiyle bunlar
gerçekleşmez.Ancak bir gecede haddinden fazla alkol tüketimi sonucu kişide
bilincin yitirilmesiyle ortaya çıkan alkol zehirlenmesi görülebilir.Alkol
zehirlenmesine maruz kalan kişi yalnız bırakılmamalı ve kusması
sağlanmalıdır.Böylece vücutta henüz emilmemiş alkol dışarı atılabilir.
Merkezi sinir sistemini etkilediği için, kandaki
alkol miktarı arttıkça bilinç zayıflar,refleksler yavaşlar,konuşma
peltekleşir,uyku ihtiyacı oluşur ve nihayetinde koma meydana gelir.Solunum
genişler ve nabız düzensizleşir.Gözler kanlanır,yüz kızarır ve terler.Bilinci
açık değilse kişi kustuğu takdirde kusmuğu solunum borusuna kaçabilir.
Alkol komasındaki kişi derhal yan
yatırılmalı ve kusma olasılığına karşı izlenmelidir.Kusmuğun solunum borusuna
kaçmasının önlenmesi için kusulanlar , ağzın içinden çıkarılmalıdır.Kişi temiz
havaya çıkarılmalı ve bir battaniyeye sarılarak ısıtılmalıdır.Tüm bunlar
yapıldıktan sonra derhal en yakın hastaneye gidilmelidir.
Elbette yılbaşında ölçülü davranıp içtiklerimize dikkat edersek ertesi
sabah gözümüzü hastanede değil,sevdiklerimizle beraber yeni dilekler ve
ümitlerle evimizde açabiliriz.Herkesin yeni yılını şimdiden kutluyorum.Umarım
2014 hepimize başarı,mutluluk,şans,bolluk,huzur,sevgi ve saygı getirir.
Sağlıklı ve sağlıkla kalın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder