Merhaba sevgili okurlar,
KOAH, amfizem ve kronik bronşiti kapsayan bir hastalık grubudur. KOAH’ın
en sık görülen özelliği, akciğerlere giren ve çıkan havayı nefes darlığına
neden olacak derecede kısıtlayabilmesidir. Bu hastalık başladı mı geriye dönüşü yoktur. Mutlaka ilerler. Ölümle
sonuçlanabilir.
KOAH TİPLERİ
KOAH,A tipi (amfizem),B tipi (bronşit) ve C tipi (karışık) olmak üzere 3 tiptir.Hastaların çoğunda A ve B tipleri birlikte,yani C tipi görülür.Hastalığın belirtileri bütün tiplerde benzerdir ve ayrımları pratikte zordur.
A tipi
hastalar,uzun boylu,zayıf,kanlı-canlı görünen,göğüs ön-arka çapları artmış
(fıçı göğüs),parmak uçları şişkinleşmiş (çomak parmak),öksürük ve balgam
yakınmaları olmayan ve daha çok ilerleyici tipte bir solunum sıkıntısıyla
kendini belli eden bir hastalık tablosu gösterirler.B tipi hastalar ise kısa
boylu,şişman,öksürürken mor-mavi renkli bol balgam çıkaran,sık sık kötüleşme
krizleriyle hastaneye başvurup,tedavi sonrası kısmen rahatlayan,kalp
yetmezliğinin de sık görüldüğü hastalardır.
KOAH BELİRTİLERİ
Nefes darlığı,öksürük,balgam çıkarma, göğüste tıkanma, hırıltılı solunum ve morarma gibi yakınmalara yol açar.Ancak bu yakınmalar ani başlayıp, kısa süren,gelip geçici bir şekilde olmayıp,aylarca,yıllarca devam eden ve giderek artan bir seyir gösterir.
Uzun yıllar
sigara içmiş bir kişide,yaşamının ilerleyen yaşlarından itibaren,önceleri yokuş
ve merdiven çıkarken kendini gösteren nefes alma güçlüğü başlar.
Zamanla bu
durum ilerler ve düz yolda da solunum sıkıntısı ortaya çıkar.Hatta, istirahatte
ve gece uykudan uyandıran,uyutmayan nefes darlığı şekline ilerler.Kişi,nefes
darlığından dolayı tuvalete gidemez,ev içinde dolaşamaz,yemeğini yiyemez ve
konuşamaz hale gelebilir.Günlük işlerini kendi başına yapamaz ve başkalarının
destek ve bakımına muhtaç duruma düşerler.
Nefes
darlığının dışında öksürük ve balgam çıkarma bulguları ortaya çıkar.Öksürük
gündüz olduğu kadar gece de görülür ve hastanın uyumasını engeller.
Ayrıca bu
hastaların nefes alıp vermeleri sırasında hırıltı ve hışırtıya benzer bir ses
etraftan da duyulabilir.Bazen balgam çıkarma sırasında kan gelebilir.Nefes
darlığına bağlı uyku,beslenme bozulabilir ve harcanan enerji artar.
Bunun
sonucunda hasta kilo kaybeder ve zayıflamış,düşkün bir hale gelebilir.İleri
dönemlerde ise oksijen yetersizliğine bağlı morarma,aşırı
yorgunluk,güçsüzlük,kalp yetersizliği ve kalpte ritm bozuklukları görülebilir.
KOAH risk faktörleri:
Sigara: KOAH
için en büyük risk faktörüdür. KOAH oluşumunda, sigaraya başlama yaşı, sigara
içme süresi, içilen sigara sayısı çok önemlidir. Puro, pipo, nargile içilmesi
de KOAH için risk yaratır. KOAH oluşumunda sigara cinsinin bir önemi yoktur.
Filtreli, filtresiz, light veya mentollü bütün sigaralar zararlıdır, ancak her
sigara tiryakisinde KOAH gelişmez . Araştırmalar, tüm sigara tiryakilerinin %15
kadarında KOAH ortaya çıktığını göstermektedir.
Pasif Sigara İçiciliği: Sigara dumanına pasif olarak maruz kalmak da KOAH için risklidir.
Özellikle yaşamlarının ilk yıllarında evlerinde sigara içilen çocuklarda
solunum yolları enfeksiyonları ve alerjiler daha fazla görülmekte ve ileriki
yıllarda KOAH riskini artırmaktadır.
Hava Kirliliği: KOAH,
hava kirliliği olan büyük şehirlerde daha çok görülen bir hastalıktır. Kükürt
dioksit ve partiküllerin (küçük tanecikler) neden olduğu kirlilik daha
önemlidir. Büyük şehirlerimizde kömürün yerini doğal gazın almasıyla hava
kirliliği ve KOAH riski de azalmıştır. Kırsal alanda ev içinde bulunan ocaklar,
özellikle de tandır ve tezek yakılması, ev içi hava kirliliğine neden olarak
KOAH riskini artırmaktadır. Hayatında hiç sigara içmemiş kadınlardaki KOAH' ın
nedeni bu ev içi hava kirliliğidir.
Mesleksel Faktörler: Meslekleri
nedeniyle çeşitli toz, duman, gaz ve kimyasal maddelerle temasları olan
kişilerde de KOAH riski fazladır. KOAH, fabrika işçilerinde bürolarda çalışan
memurlara göre daha sık görülür. En büyük risk kadmiyum madeniyle çalışan
işçilerde saptanmıştır. KOAH açısından riskli olan meslekler, maden işçiliği,
çimento ve pamuk işçiliği, çiftçilik ve şoförlüktür.
Cinsiyet: KOAH
erkeklerde daha çok görülen bir hastalıktır. Bunda, erkeklerin daha çok sigara
içmeleri ve KOAH için riskli olan mesleklerde daha çok çalışmaları da rol
oynamaktadır. Ancak, kadınlar arasında sigara tiryakiliğinin giderek
yaygınlaşmasıyla KOAH kadınlarda da çok görülen bir hastalık olma yolundadır.
Alerjiler Ve Enfeksiyonlar: KOAH'a, solunum yolları alerjileri ve kanlarında IgE düzeyleri yüksek
olanlarda daha fazla rastlanmaktadır. Çocukluk çağında geçirilen bronşit ve
bronşiolit gibi solunum yolları enfeksiyonları da KOAH riskini
artırabilmektedir.
Genetik Faktörler: KOAH'ın
ortaya çıkmasında kalıtsal faktörler de çok önemlidir. KOAH, bazı ailelerde
daha fazla görülür. Kanlarında antitripsin isimli maddenin eksik olduğu
kişilerde KOAH riski çok fazladır. Bu kişilerde, erken yaşlarda sirozla beraber
KOAH gelişmektedir.
Beslenme: KOAH'ın
beslenme ile de ilişkisi olduğu belirlenmiştir. Doğum ağırlıkları düşük olan
bebeklerde ve antioksidan içeren besinleri az tüketen erişkinlerde KOAH’na daha
sık rastlanır.
Belirtiler:KOAH'ın başlıca belirtileri öksürük, balgam ve
nefes darlığıdır, ancak hastalar başlangıçtaki öksürük, balgam gibi şikayetleri
önemsemediklerinden ancak nefes darlığı geliştiğinde doktora gitme ihtiyacını
duyarlar. Bu nedenle KOAH tanısı genellikle 40 ya da 50 yaşından sonra
konmaktadır.
KOAH’IN AYIRICI TANISI
KOAH, genellikle hava yolu daralması ile seyreden hastalıklar ile
karıştırılabilir. Örneğin astım bu hastalıkla karışabilir.
Fakat KOAH’ta burun ile ilgili semptom yoktur ve sigara kullanımı KOAH’ta çok
önemlidir. Astım genelde genç yaşta başlar; KOAH ise, yaşla birlikte yavaş
yavaş gelişen bir hastalıktır. KOAH’ın geri dönüşü yoktur. Hastalık bir kere
başladı mı mutlaka ilerler. Astım ise geri dönüşü olan bir hastalıktır.
Tedavi :
KOAH’ta
tedavinin amacı, hastada şikayetlerinde rahatlama sağlamak ve yaşam kalitesini
yükseltmek, solunum sıkıntısı ataklarını engellemek, hastalığın ilerlemesini
yavaşlatmak, olası komplikasyonları önlemek ve tedavi etmek olmalıdır.
KOAH
tedavisinin birinci kuralı sigara kullanımının kesin olarak bırakılmasıdır.
Ayrıca solunum yollarını açıcı ilaçlar ile tedavi devam ettirilir, gerektiğinde
oksijen verilmelidir, kalp yetersizliği gelişmiş olan hastalarda buna yönelik
tedavi de verilmelidir.
KOAH
tedavisinde öncelikle solunum ile alınan ilaçlar tercih edilmeli, bunları
kullanamayan hastalarda diğer ilaç formları (tablet, flakon vs.) verilmelidir.
KOAH’ın
ilaç tedavisinde birinci derecede verilmesi gereken ilaçların başında
antikolinerjik ilaçlar gelmektedir. Hastalığın şiddetine göre, uzun etkili
beta-2 agonist ilaçlar, teofilin türevleri ve steroidlerden bir veya birkaçı
tedaviye eklenebilir. Kısa etkili beta-2 agonist ilaçlar solunum sıkıntısı
atakları sırasında verilebilir.
İleri
derecede hastalığı bulunanlar ve ataklar sırasında uygulanan tedaviye rağmen
rahatlamayan hastalar hastaneye yatırılarak hastane koşullarında tedavilerine
devam edilmelidir.
Hastalığın
tedavisi mutlaka yapılan tetkikler sonucunda hastalığın derecesine göre
planlanmalı ve verilecek ilaçlar düzenli kontroller yapılarak hekim tarafından
ayarlanmalıdır.
Daha
fazla bilgi için lütfen doktorunuza başvurunuz.
Sağlıklı
ve sağlıkla kalın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder